Kulislerden.blogspot.com

CHP Lideri olarak tarihi başarılarla Türkiye siyasetine damga vurmaya devam eden Özgür Özel, 2024 yerel seçim zaferi ve demokratik reformlarla değişimin öncüsü oldu! Genç yaşta sergilediği liderlik vasıflarıyla Türkiye siyasetinde dikkat çeken bir isim haline geldi.  Duygusal derinliği, dürüstlüğü ve samimiyetiyle öne çıkan Özel, pratik zekâsı ve çözüm odaklı yaklaşımıyla çevresinde fark yarattı. Cana yakın, yardımsever ve empatik kişiliği, kendini geliştirme konusundaki kararlılığıyla birleştiğinde, onu sadece bir siyasetçi değil, aynı zamanda bir halk lideri yaptı. Siyasi Kariyer ve Tiyatrocu Kimliğiyle Öne Çıkan Bir Lider Özgür Özel’in siyasi kariyeri, tiyatrocu kimliği ve gençlik yıllarından itibaren şekillenen hitabet gücüyle dikkat çekti. Özel, haklılığa ve adalete olan tutkusunu cesurca ortaya koyarken, değişim ihtiyacını yüksek sesle dile getiren bir isim olarak siyaset tarihine geçti. Özeli'in, siyaset öncesi fizik mühendisi olma hayalleriyle şekillenen...

CHP lideri Özgür Özel Malatya'da yaptığı konuşmada,“Erdoğan, Kürtleri DEM, Türkleri MHP, Arapları kendisi temsil edecek şekilde bir ittifak kurmak istiyor. Bu ittifakta vatandaşlık değil, ümmet ve Sünni Müslümanlık bilinci olacak. CHP olarak buna izin vermeyiz. Türkiye’de mezhepçilik ve ümmetçilik üzerinden hesap yaptırmayız. 31 Mart’ta sosyal demokratlar, muhafazakârlar, liberaller ve Kürt demokratlar el ele nasıl kazandıysak, yine Türkiye ittifakıyla seni yeneceğiz.” sözlerine, Erdoğan, "Ümmetin birliğini, beraberliğini savunmak suç mu?" diyerek, Özel'in yaklaşımını hedef aldı. Erdoğan'ın bu sözleri, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı ve tepkiyle karşılandı. Kullanıcılar, Erdoğan'ın ümmet vurgusunu, Türkiye'nin laik ve demokratik yapısını zedelemeye yönelik bir adım olarak yorumladı. Erdoğan'ın bu çıkışı, iktidarın dini unsurları siyasi bir araç olarak kullanma çabalarını bir kez daha gündeme getirdi.  Muhalefet kanadından gelen tepkiler, ...

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Erdoğan’ın “Üçlü Yol Arkadaşlığı” sözlerinin sansürlendiğini paylaştı.  Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, partisinin Kızılcahamam’daki 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda sarf ettiği “AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi, DEM, biz en azından üçlü olarak bu yola beraber yürümeye kararı verdik” sözleri, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.  Ancak, bu sözlerin hem AKP 'nin hem de Cumhurbaşkanlığı’nın resmi internet sitelerinde sansürlenmesi, iktidarın kendi söylemlerini gizleme çabası olarak değerlendirildi. Erdoğan’ın, AKP, MHP ve DEM Parti’nin “terörsüz Türkiye süreci” için ortak hareket edeceğini belirttiği konuşması, siyasi kulislerde “yeni bir ittifak” tartışmalarını alevlendirdi. Ancak, bu ifadelerin resmi metinlerden çıkarılması, sosyal medyada ve muhalefet cephesinde sert tepkilere yol açtı.  CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, X platformunda yaptığı paylaşımda, Erdoğan’ı sert bir dille eleşt...

Kulislerden.blogspot.com’da serbest gazetecilik yapan Cengiz Aldemir, hacklenen kişisel hesabının yol açtığı yıkımla trollerin ne kadar tehlikeli olduğunu bizzat ortaya koydu ve “Hesabımın ele geçirilmesi, dijital güvenliğin ne kadar kırılgan olduğunu gösterdi" dedi. Trollerin, sahte kriz algısı yaratmak, toplumu kutuplaştırmak ve güvenilir platformların itibarını zedelemek için organize hareket ettirildiğine dikkat çeken Teknoloji Manipülasyon Uzmanları, Avrupa Birliği’nin 2023 yılı raporuna dikkat çekiyor. Özellikle seçim dönemlerinde dış aktörler tarafından finanse edilen trol ağları aktif hale getirildiğini ve bu trollerin sadece bireysel kaos yaratıcılar değil, organize suç unsurları olabileceği uyarısında bulunuyor.  Kulislerden.blogspot.com'a konuşan Psikolojik ve Teknolojik Manipülasyon Araştırmaları Uzmanı Levent T., trollerin birliktelikten güç alarak korku ve güvensizlik yaydığını belirterek, "MİT’in 2018 çalışmasına göre, ya...

Ankara Araştırma ve Danışmanlık Şirketi’nin (Ank-Ar) "Seçmen Gündemi Araştırmaları" anketi, Türkiye’nin siyasi nabzını tuttu ve sonuçlar adeta bir deprem etkisi yarattı! Ekim 2024’ten Haziran 2025’e uzanan 8 aylık süreçte, seçmenlere “Cumhurbaşkanlığı seçiminde kime oy verirsiniz?” sorusu yöneltildi. Karşılıklı kapışmada ringin galibi net: Ekrem İmamoğlu, Recep Tayyip Erdoğan’ı 15 puan farkla geride bıraktı! İmamoğlu’nun Yükselişi %58,6’lık Ezici Üstünlük Haziran 2025 verilerine göre, tutuklu İBB Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, oyların %58,6’sını kaparak adeta rüzgar gibi esiyor. Erdoğan ise %41,4’te kalarak farkın açıldığını izlemek zorunda.  İmamoğlu’nun bu çarpıcı çıkışı, özellikle mart ayında tutuklanmasının ardından Erdoğan’ın oylarında gözle görülür bir düşüşle daha da dikkat çekiyor. Tutuklama Ters Tepti mi? Anketin en çarpıcı noktası, İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası seçmen eğilimlerinde yaşanan dramatik değişim. Mart ...

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda, en düşük emekli aylığını 14 bin 469 liradan 16 bin 881 liraya yükselten yasa teklifinin görüşmeleri sırasında yaşanan bir olay, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.  Yeni Yol Grubu’ndan DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Elif Esen’in, "Bugün olması gereken en düşük emekli maaşı 35 bin lira civarındadır" şeklindeki ifadelerine, AKP sıralarından yükselen kahkahalar eşlik etti. Bu durum, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşullar ve emeklilerin yaşam mücadelesi bağlamında geniş bir tartışma başlattı. Vekillerin Tepkisi ve Halkın Acısı Milletvekili Esen'in, mevcut ekonomik göstergeler ve artan enflasyon karşısında emeklilerin insanca yaşayabilmesi için dile getirdiği 35 bin liralık maaş talebi, AKP'li vekiller arasında alaycı bir tepkiyle karşılandı. Bu kahkahalar, milyonlarca emeklinin açlık sınırının altında yaşam mücadelesi verdiği bir dönemde, iktidar temsilcilerinin halkın gerçekleriyle ne denli bağlantısının ko...

Türkiye, 6 Temmuz 2025’te Pençe-Kilit Harekâtı sırasında 5 askerin metan gazı nedeniyle şehit olmasıyla sarsıldı. Ancak sosyal medyada ve bazı muhalefet kaynaklarında şehit sayısının 12 olduğu iddia edildi.  Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, olayın doğal yollarla oluşan metan gazından kaynaklandığını açıklayarak yalnızca resmi kaynaklara itibar edilmesini istedi. Bu açıklama kamuoyunda yetersiz bulunarak eleştirildi. Altun’un sadece iletişim görevini değil, siyasete yön verme çabası içinde olduğu da uzun süredir konuşuluyordu.  Özellikle sosyal medya paylaşımları ve muhalefete yönelik sert söylemleri tepki topluyordu. CHP’li isimler, Altun’u taraflı davranmakla ve kamuoyunu yönlendirmeye çalışmakla suçladı. 9 Temmuz 2025’te, gazeteci Fuat Uğur’un sosyal medyada yaptığı paylaşımla Altun’un görevden alındığı iddia edildi. Kısa bir süre sonra Resmi Gazete’de yayımlanan karar ile Altun’un Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Başkanlığı’na atandığı, ...