Kulislerden.blogspot.com

Türkiye Siyasetinde Kongrelerin Aynası: Demokrasi Şöleni mi, Tek Adam Gölgesi mi? CHP'de adayların yarıştığı dinamik kongreler, parti içi demokrasiyi gözler önüne sererken; AKP ve MHP'de liderin tek aday olduğu kongreler, "tek adam" tartışmalarını beraberinde getiriyor. Peki, bu farklılıklar Türkiye siyasetini nasıl şekillendiriyor ve partilerin geleceğine dair ne söylüyor? Türkiye'de çok partili dönemden bugüne siyasetin kalbi, parti kongrelerinde atar. Liderlerin belirlendiği, vizyonların çatıştığı, geleceğin filizlendiği bu kritik dönemeçler, partilerin adeta demokrasi sınavıdır.  Kimisi bu sınavdan "demokrasi şöleni" olarak çıkarken, kimisi "tek adam gösterisi" eleştirileriyle karşılaşıyor. Özellikle Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) kongreleri ile Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) kongreleri arasındaki çarpıcı farklar, Türkiye siyasetinin tabanına dair çok şey söylüyor. Demokrasinin Dansı ve Çatış...

Ankara siyasi kulisleri, yeni infaz düzenlemesiyle hareketli günler yaşıyor.  Kurban Bayramı öncesinde Meclis gündemine gelmesi beklenen yasa taslağı, özellikle “terör suçları” ve infaz indirimi kapsamındaki istisnalar nedeniyle siyasi partiler arasında derin görüş ayrılıklarına sahne oluyor.  AKP, MHP, CHP ve DEM Parti’nin farklı öncelikleri, düzenlemenin kapsamını ve zamanlamasını şekillendiriyor. Peki, bu tartışmaların perde arkasında neler yaşanıyor ve infaz yasası Türkiye’nin siyasi ve toplumsal dengelerini nasıl etkileyebilir? Yasa Taslağının Ana Hatları ve İstisna Suçlar Meclis’e sunulan infaz yasası taslağı, ceza infaz oranlarını yeniden düzenlemeyi ve bazı suçlarda ceza indirimi sağlamayı hedefliyor.  Sızan bilgilere göre, taslakta infaz oranı genel olarak üçte bir oranına düşürülürken , bazı suçlar bu indirimden muaf tutuluyor.  İstisna suçlar listesi oldukça geniş ve tartışmalı: Kasten öldürme (TCK 81, 82, 83) Ağırlaştırılmış yarala...

CHP lideri Özgür Özel'e yapılan alçak saldırı, sadece bir yumruk değil, bu ülkenin demokratik umutlarına, birlikte yaşama arzusuna ve siyasi nezakete indirilmiş bir darbedir. Bu saldırı farklı görüşlerden oluşan siyasi çevrelerde, münferit bir olay olmanın ötesinde, iktidarın uzun süredir beslediği kutuplaştırıcı dilin, ötekileştirici söylemlerin ve muhalefeti düşmanlaştıran siyasetin acı bir sonucu olarak değerlendirildi.  MHP lideri Devlet Bahçeli'nin, "Konu araştırılsın" gibi yuvarlak ifadeleri ve AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iki gün önce, "Cumhurbaşkanlığı hevesi yolunda daha kaç CHP'li siyaset girdabında telef olup gidecek?" sözleri siyaset çevrelerinde,  muhalefeti hedef gösteren, onları değersizleştiren ve adeta saldırıya davetiye çıkaran bir nefret söylemi şeklinde yorumlandı. Şimdi kulislerden.blogspot.com olarak soruyoruz: Kendi çocuklarını katleden bir caniyi kimler ve neden harekete geçirdi? Bu soru yanıt bekliyor. İkti...

AKP iktidarı ve destekçisi MHP’nin göz ardı ettiği; engelliden emekliye, öğrenciden çiftçiye, halkın sesi duymazdan geliniyor!  Son yıllarda Türkiye’de artan ekonomik ve sosyal sorunlar, toplumun farklı kesimlerini derinden etkilerken, iktidar partisi AKP ve koalisyon ortağı MHP’nin bu sorunlara kalıcı çözümler üretmekte yetersiz kaldığı gözler önüne seriliyor.   Engelliler  Erişilebilirlik ve istihdam sorunu yaşayan engelliler, halen ulaşım, eğitim ve istihdam alanında ciddi sıkıntılar yaşıyor. Engelli haklarına yönelik yasalar kağıt üzerinde kalırken, rampa, asansör ve uygun iş imkânları gibi temel ihtiyaçlar karşılanmıyor.   Emekliler Yoksullukla Boğuşuyor    Emekli maaşları enflasyon karşısında erirken, birçok emekli sağlık hizmetlerine ve temel ihtiyaçlarına ulaşmakta zorlanıyor. İktidarın "emeklinin yanındayız" söylemleri, maaş zammı vaatlerinin gerisinde kalıyor.   Öğretmenler  Hak kayıpları, özlük hakları, kadro ...

Ankara’nın siyasi koridorlarında son günlerde Cumhur İttifakı’nın tutumuna dair çarpıcı iddialar ve yorumlar yapılıyor. İttifakın iki kilit ismi Erdoğan ve Bahçeli’nin söylem ve stratejilerindeki çelişkiler, hem tabanda hem de muhalefet cephesinde soru işaretlerini artırıyor.  MHP’nin yıllardır “Terörsüz Türkiye” sloganıyla idam ve mutlak ceza vurgusu yaptığı biliniyor. Ancak son dönemde Abdullah Öcalan’ın “örgütü lağvederse umut hakkından yararlanabileceği” yönündeki önerisi, parti tabanında da şaşkınlık yaratmış durumda. Kulislerde, “MHP’nin bu dönüşü, ‘Bizim süreçlerimiz meşru, başkalarınınki ihanet’ anlayışını mı yansıtıyor? Sorusu dillendiriliyor. Bahçeli’nin bu hamlesi, ittifak içindeki dengeleri nasıl etkileyecek, henüz net değil. Kapalı Kapılar Ardında Çözüm mü Konuşuluyor? MHP’nin CHP ile görüşmeyi reddetmesi, “terörle mücadelede kararlılık” olarak lanse edilse de, kulislerde bu tavrın ittifakın stratejik bir oyunu olduğu konuşuluyor. İddialara göre, Cumhur İtt...

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), 2020 yılında Kemal Kılıçdaroğlu hakkında yaptığı "suç ve suçluyu övme" suçlamasına dayanan şikayetini geri çektiğini duyurdu. Bu gelişme, Ankara kulislerinde farklı senaryoları gündeme getirdi ve siyasi strateji boyutlarıyla dikkat çekti. Ancak bu kararın gerekçesi ve perde arkası özellikle tartışma konusu oldu. Hukuki Geri Adım mı, Siyasi Hesap mı? MHP’nin bu adımı, öncelikle "hukuki gerekçeler" bağlamında yorumlandı. Ancak kulislerde bu geri çekmenin, geçmişteki başka bir tartışmalı durumu da gölgelemek amacı taşıyabileceği fikri dillendiriliyor. 1999 yılında Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirildikten sonra "silah bırakma" çağrısını TBMM çatısı altında yapması tartışmaları yeniden alevlendi. O dönemdeki tartışmaların odağında, bazı siyasilerin terör örgütüyle diyalog fikrine açık kapı bırakması yer almıştı. Özellikle, Öcalan’ın mesajının kamuoyuna ulaştırılma biçimi ve buna dönemin bazı siyasi figürlerinin y...

AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla Can Atalay'ın milletvekilliği düşürüldü. Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi için kararı okutan Meclis Başkanvekili AKP'li Bekir Bozdağ'a tepki gösteren muhalefet milletvekilleri anayasa kitapçığı fırlatarak "Can Atalay'a özgürlük" sloganlarıyla kararı protesto etti. Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay'ın TİP milletvekili Can Atalay ile ilgili aldığı kararların ardından gözler Meclis'teydi. AKP Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, Atalay kararının bu hafta TBMM’de okutulmasını planladıklarını açıkladı. Usta, "Can Atalay kararı bugün ya da bu hafta Meclis'te okunarak milletvekilliği düşecek" açıklaması yapmıştı. Anayasal darbe yapıyorsunuz Bugünkü meclis oturumunda Atalay'ın vekilliğinin düşürüldüğü kararı okunacakken CHP'li ve TİP'li milletvekilleri, "Anayasal darbe yapıyorsunuz!" diyerek bütün olumlu adımların atılabilmesi için kapalı oturum istediğini belirt...

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) nde AKP'li eski meclis başkanları döneminde başlayan partizanlık ve kayırmacılık, Numan Kurtulmuş döneminde de devam etmesi meclis çalışanları arasında rahatsızlık  yarattığı gözlemlendi. Çalışanlar arasında başta ücret adaletsizliği olmak üzere, kadro sınavında yapılan haksızlıklar, hak etmediği halde liyakatsız, sınavsız yapılan atamalar, meclis lojmanlarına çalışma süresi ve puanı yetmeyen AKP ve MHP'ye yakın isimlerin yerleştirilmesi, ayrıca sayısı bilinmemekle beraber 300 civarında müşavirin meclise gelmeyerek bankamatik memuru şeklinde çalıştığı ileri sürüldü. Mustafa Şentop gitmeden önce meclis personeli olan sonograflara  meclis çalışanları, başkanları ve yöneticilerinin hısım ve akrabalarının belirli yerlere getirildiği ve bu kişilere hiçbir şekilde dokunulmaması ve ayrıcalıklı davranılması, meclis personeli arasında  rahatsızlık yarattığı dile getiriliyor. Bitmeyen tadilatlar Yine yıllardır meclis kampüsü içinde bitmeyen ve öz...