Kulislerden.blogspot.com

Türkiye’de ekonomik krizin derinleştiği, milyonlarca insanın açlık ve yoksullukla boğuştuğu bir dönemde, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nun “Kilo vermenin iki yolu var: Hareket edeceksiniz, midenizi tam doldurmayacaksınız” açıklaması tepkilere neden oldu.  AKP'li Bakanın bu sözleri, sosyal medyada ve kamuoyunda sert eleştirilere yol açarken, Memişoğlu'nun halkın yaşadığı gerçeklikten kopuk olduğunu bir kez daha ortaya koyduğunu gösterdi. “ Az Ye, Ama Bulabilirsen!” Türkiye’de 14 milyona yakın insanın açlıkla mücadele ettiği bir ortamda, Bakan Memişoğlu’nun “midenizi tam doldurmayın” önerisi, ironik bir şekilde halkın zaten yaşadığı zorunlu gerçeği yansıttı.  TÜİK verilerine göre, her 5 kişiden 1’i yoksulluk sınırının altında yaşarken, sendikaların araştırmaları dört kişilik bir ailenin açlık sınırını 2025 itibarıyla asgari ücretin çok üzerinde gösteriyor. Vatandaşlar sosyal medya üzerinden, “Bakan Bey, midesini dolduracak bir şey bulabilen var mı ki ‘tam doldurmayın...

Türkiye, derinleşen ekonomik krizin yıkıcı etkileri altında adeta nefes alamıyor. Resmi verilerle halkın yaşadığı gerçekler arasındaki uçurum ise her geçen gün büyüyor.  TÜİK'in enflasyon rakamlarına karşılık ENAG'ın son açıklaması, enflasyonun %128'i aştığını gösterirken, sokaktaki vatandaşın cebindeki yangın, iktidar tarafından görmezden geliniyor.   İcra Dosyaları Rekor Kırdı Borç Yükü Aileleri Vurdu!  Adliye kaynakları, 2023'ün ilk çeyreğinde icra dosyalarının 2.3 milyonu geçtiğini belirtiyor. Bu, bir önceki yıla göre %45'lik bir artış anlamına geliyor. "Kredi kartı borçları, krediler, faturalar… İnsanlar artık seçeneksiz. Her gün onlarca aile, haciz tehdidiyle karşı karşıya," diyen bir icra memuru, durumun vahametini özetliyor.   Boşanmalar Patladı Ekonomik Baskı Aile Bağlarını Koparıyor! Ekonomik çöküşün sosyal yansımaları da çarpıcı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kapalı kapılar ardında paylaştığı verilere göre, boşanma oranl...

Türkiye'nin geleceğini tehdit eden en büyük sorunun işsizlik olduğu uyarısında bulunan Kulislerden.blogspot.com editörü, özellikle kadın ve genç işsizliğine dikkat çekiyor ve yetkilileri uyarıyor. Türkiye'de işsizlik oranları son yıllarda giderek artan bir sorun haline geldi. Ekonomik dalgalanmaların etkileri ve yapısal sorunlar, işsizlik rakamlarını istikrarlı bir şekilde yükseltiyor. Resmi verilere göre, 2025 yılı itibarıyla işsizlik oranı %15'in üzerine çıkmış durumda. Ancak uzmanlar, gerçek oranın resmi rakamlardan çok daha yüksek olduğunu belirtiyor. Genç İşsizliği: Kayıp Bir Nesil Genç nüfusta işsizlik oranı ise alarm verici düzeyde. 15-24 yaş arası gençlerde işsizlik oranı %25'i aşmış durumda. Üniversite mezunları bile iş bulmakta zorlanırken, diplomalı işsizler ordusu her geçen gün büyüyor. Gençler, umutsuzluk içinde yaşam mücadelesi verirken, gelecek kaygısı toplumsal bir krize dönüşüyor. Kadın İşsizliğinin Görünmeyen Yüzü Kadınların işg...

Türkiye'de son dönemde artan icra ve boşanma oranları, ekonomik krizin toplumsal hayata yansıyan ciddi sonuçlarını bir kez daha gözler önüne serdi. Ekonomistler, borç batağındaki hane halklarının artan finansal baskılar nedeniyle hem hukuki hem de sosyal sorunlarla karşı karşıya kaldığını belirtiyor. Borç Batağı ve İcra Sarmalı Türkiye'de yüksek enflasyon, döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve işsizlik, vatandaşların borçlanma oranlarını artırdı. Özellikle kredi kartı borçları, konut kredileri ve tüketici kredilerinde yaşanan geri ödeme sorunları, icra dosyalarının sayısını hızla yükseltti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Adalet Bakanlığı verilerine göre, 2024 yılında icra dosyalarında rekor bir artış yaşandı. İcra dosyalarının büyük bir kısmı, asgari ücretle geçinmeye çalışan ve gelir düzeyi düşük olan ailelerden oluşuyor. Ekonomi uzmanları, borç sarmalının temelinde yatan nedenler arasında enflasyonun harcama gücünü eritmesi, işsizlik ve yetersiz sosyal destek m...

Son dönemde muhalefet partilerine, sivil toplum kuruluşlarına ve bağımsız medya kuruluşlarına yönelik operasyonlar ve soruşturmalar hız kazandı.  Bu gelişmeler, kamuoyunda demokrasi ve hukuk devleti ilkeleri bağlamında ciddi endişelere yol açarken, bu tür adımların başka bir amaca hizmet ettiği yönündeki eleştiriler de artıyor. Ekonomi uzmanları ve muhalif siyasetçiler, bu operasyonların temel amacının kamuoyunun dikkatini ülkenin gerçek sorunlarından uzaklaştırmak olduğuna dikkat çekiyor. Türkiye’de enflasyon rekor seviyelerde seyrederken, halk artan gıda ve enerji fiyatlarıyla başa çıkmaya çalışıyor. İşsizlik oranları yükselirken, asgari ücret her geçen gün eriyor. Bu ekonomik gerçekler, geniş halk kitlelerini zor durumda bırakıyor ve hükümete olan güveni sarsıyor. Gündem Saptırma Taktiği mi? Siyasi analizcilere göre, toplumsal hoşnutsuzluğun arttığı bu dönemde muhalif kesimlere yönelik operasyonlar, ekonomik krizin konuşulmasını engellemek için bir “gündem değiştirme...

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye’de artan borç yükünü ve ekonomik sorunların vatandaş üzerindeki ağır etkilerini çarpıcı şekilde ortaya koydu. Gürer’in paylaştığı veriler, bireysel kredi ve kredi kartı borçlarının hızla arttığını ve toplam borç miktarının 4 trilyon liraya dayandığını gösterdi.  CHP'li Gürer şu noktalara dikkat çekti: Borçlanma Rekor Kırıyor   "Vatandaşların bankalara ve finans kuruluşlarına olan bireysel kredi ve kredi kartı borçları, 6-13 Aralık haftasında 51,7 milyar lira artarak 3 trilyon 866 milyar liraya ulaştı. TOKİ taksitleri ve varlık yönetim şirketlerindeki borçlarla birlikte bu rakam 4 trilyon liraya yaklaşıyor. İcra Dosyaları Artıyor İcra dairelerindeki dosya sayısı 2024’te %31,7 azalsa da hala çok yüksek. Toplamda 22 milyon 673 bin dosya ile rekor seviyelere ulaşıldı. Bu durum, borçların ödenememesi nedeniyle icra süreçlerinin hız kesmeden devam ettiğini gösteriyor. Karşılıksız Çek ve Protestolu Senetler Karş...

  TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi, Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, 3 Temmuz tarihinde yeni TÜFE oranına göre açıklanan yüzde 65,07 kira artış oranına dikkat çekerek; memur ve emekliye verilen zammı eleştirdi. Verilen zam oranları ile geçinmenin memurlar için imkansız olduğunu söyleyen Bakırlıoğlu yaptığı açıklamada; “Manisa’da ortalama kira 14 bin 500 lira, yüzde 65 kira artışı sonrası 9400 lira artış olacak. Birinci derecenin dördüncü kademesinde bulunan bir öğretmenin maaşı son zamla 39 bin 745 liradan, 47 bin 419 bin liraya çıkacak. Manisa’da bir öğretmenin maaşına 7 bin 674 lira zam gelirken, aynı öğretmenin kirasına 9400 lira zam gelecek.  Memura verilen zam, kiraya gelen zammı bile karşılamıyor” dedi. Hem Barınma Hem Açlık Krizi Büyükşehirler için bu farkın çok daha fazla olacağını ifade eden Bakırlıoğlu” İstanbul’da ortalama kira 22 bin 500, Ankara’da 20 bin lira. Bu rakamların üzerine yüzde 65 zam geldiğinde bir memur maaşıyla ev kiralamak hayal olacak....

CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, Merkez Bankası’nın 2023 yılı için 818,2 milyar TL zarar açıklamasına ve Banka’nın hükümete yolladığı açık mektupta asgari ücrete yılda bir kez zam yapılması uyarısına tepki gösterdi. Genç, “Hükümete ‘asgari ücrete yılda bir kez zam yapın’ diyerek açık mektup yayınlayan Merkez Bankası, 2023 yılı için 818,2 milyar TL zarar açıkladı. İktidar ve ekonomi yönetimi, ekonomik krizin faturasını asgari ücretliden, emekliden, işçiden çıkarmanın planlamasını adım adım işlerken, zenginler bu krizden etkilenmek yerine daha da zenginleşiyor. Krizin suçlusu ve sorumlusu, yılda 1 kez zam yapmayı planladığınız asgari ücretle geçinen milyonlar değildir” dedi. Resmî Gazete’de yayımlanan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 31 Aralık 2023'te sona eren 92. hesap dönemine ilişkin bilançosuna göre, Banka’nın 2023 yılındaki dönem zararı 818,2 milyar TL oldu. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) Haftalık Bankacılık Sektörü Verileri veri...

Her geçen gün artan ekonomik sıkıntılar anne ve babaların doğmamış bebeklerini satışına kadar uzandı.  İnternette 100 bin liraya ''satılık bebek'' ilanıları ülkenin ekonomide geldiği durumunu ortaya koydu.  Kendilerini ebeveyn olarak tanıtan bazı kişiler, evlatlarını internet sitesi üzerinden satışa çıkarıyor. Kimi daha doğmamış çocuğunu satıyor, kimiyse 40 günlük bebeğini. Türkiye'de artık bebekler satılıyor! farkında mısınız?” diye isyan eden duayen siyasetçi Gürsel Tekin, “Türkiye'nin dört bir yanında, yoksulluk çığlıkları yükseliyor. Vatandaşlarımız, geçimlerini sağlayamamanın çaresizliğiyle artık bebeklerini satmak zorunda kalıyorlar. İnternet üzerinde ortaya çıkan skandal ilanlar, yoksulluğun ülkemizi nasıl bir uçuruma sürüklediğinin acı bir kanıtı. Türkiye'de Artık Bebekler Satılıyor! Farkında mısınız?" dedi. İktidar sert bir dille eleştiren Tekin'in yaptığı yazılı açıklaması şöyle:  “Kendilerini ebeveyn olarak tanıtan...