Kulislerden.blogspot.com

Türkiye siyaseti bir kara gün daha yaşadı. CHP İstanbul İl Başkanlığı’na zorla kayyum atanması sırasında, barışçıl şekilde direnen CHP’li milletvekilleri polis şiddetine maruz kaldı. Biber gazı, tazyikli su ve fiziki darp ile dağıtılan milletvekillerinin çığlıkları ekranlara yansırken, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un tepkisizliği ülke gündemine oturdu. Meclis’in tarafsızlığına ve millet iradesine sahip çıkması gereken bir isim olan Kurtulmuş, Milletvekillerine sessiz kalarak yalnız onların dokunulmazlıklarını değil kendi dokunulmazlığını ve tüm meclisin dokunulmazlığını da savunamamış oldu.  Yaşananları yalnızca izlemekle yetindi. Ne bir kınama, ne bir çağrı… Olayların sıcaklığı içinde sarf edilen tek kelime dahi yoktu. Bu tavır, demokrasiyi savunması gereken makamın tarafsızlık ilkesini tamamen yok saydığı yorumlarına neden oldu. Toplumun geniş kesimlerinden sert tepkiler yükseliyor. Hukukçular, sivil toplum örgütleri ve akademisyenler “Meclis Başkanı, milletin seçil...

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un davetiyle kurulması planlanan "uzlaşma komisyonu," AKP iktidarı dönemindeki beşinci deneme olarak kayıtlara geçti. Daha önce dört kez tecrübe edilen ve sonuçsuz kalan bu tür komisyonların akıbeti, siyasi kulislerde merak konusu.  Zira, hukuki bir temeli olmayan ve İçtüzük'e aykırı bir şekilde oluşturulan bu komisyonların geçmişi, iktidarın "uzlaşma" söyleminin ne denli karşılık bulduğunu sorgulatıyor. Hukuksuz Bir Geleneğin Tekrarı mı? TBMM İçtüzüğü'ne göre kurulmayan ve hukuki dayanağı bulunmayan bu komisyonlar, esasen TBMM Başkanı'nın daveti ve partilerin uzlaşmasıyla oluşturulan gayri resmi yapılar. En dikkat çekici özellikleri ise, partilerin Meclis'teki güçleri oranına göre değil, eşit temsile göre üyelerinin belirlenmesi. Bu durum, iktidar partisine göre daha az sandalyesi olan diğer partilere teorik olarak eşit söz hakkı tanıyor gibi görünse de, pratikteki sonuçlar bunun pek de böyle olmadığını g...

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un yeni, çağdaş, demokratik, kapsayıcı bir anayasa yapmak mecburiyetinden bahsederken, 1924'te bizzat Atatürk tarafından hazırlanmış Cumhuriyetin ilk Anayasasını es geçip, 1921 Anayasasını örnek gösterdi.  CHP Gaziantep Milletvekili Av. Hasan Öztürkmen Kurtulmuş'un sözlerine tepki gösterdi. “Kurtulmuş'a göre Atatürk'ün 1924'teki ilk Cumhuriyet anayasası 'kapsayıcı' değilmiş de 1921 kapsayıcıymış! Hatta 1924 Anayasasını da '150 yıllık darbe anayasaları'nın arasına koyuyor. Atatürk'ü bir darbeci yapmadığınız kalmıştı!” dedi. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve milletvekillerinin katıldığı iftar programında, "Yeni Anayasa" mesajları verdiğine dikkat çeken CHP'li Öztürkmen, "Çağdaş, demokratik, kapsayıcı bir anayasa yapmak mecburiyetinden bahseden Kurtulmuş, Türkiye'nin 150 yıllık tarihi içinde hep darbe anayasalarıyla yönetildiğini öne sürdü. Kurtulmuş'...