Kayıtlar

tepki etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

AKP’nin Dili: Saray’ı Kutsal İlan Et, Mizahı Sustur

Resim
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda, AKP Tekirdağ Milletvekili Mestan Özcan’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı “kutsal” olarak nitelendiren sözleri, muhalefet partilerinin sert tepkisine yol açtı.  Aynı dönemde, Leman dergisine yönelik “dini değerleri aşağılama” suçlamasıyla başlatılan soruşturma ve dergiye yapılan fiziksel saldırılar, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü tartışmalarını yeniden gündeme getirdi.  Her iki olay da, iktidarın muhalif seslere yönelik baskı politikalarının bir yansıması olarak eleştiriliyor. Mestan Özcan’ın Tartışmalı Konuşması Meclis genel kurulunda, Tekirdağ’daki su sorununa değinen AKP’li Mestan Özcan konuşmasında, “Bizler inançlı bir milletiz. Kutsallarımız, Peygamberimiz ve Cumhurbaşkanımız bizim hassas noktamızdır” ifadelerine yer verdi.  TBMM tutanaklarına yansıyan bu sözler, muhalefet sıralarında anında tepkiyle karşılandı. Özcan’ın, seçilmiş bir siyasi figürü dini bir kavram olan “kutsal” ile eş tutması, muhalef...

Boykot Dalgası İktidarın Medya ve Ekonomi Politikalarına Tepkiye Dönüştü: "Tüketmeyeceğiz, Susmayacağız"

Resim
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in çağrısıyla başlayan boykot hareketi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası sessiz kalan medya kuruluşları ve iktidara yakın şirketlere yönelik bir ekonomik direnişe evrildi. Gençlerin sosyal medyada öncülük ettiği hareket, yalnızca bir siyasi protesto değil, aynı zamanda "sosyal adaletsizlik" ve "ekonomik kriz" öfkesinin de yansıması olarak büyüyor. Peki iktidar, bu kitlesel tepkiyi neden "ekonomiyi sabote etme" olarak nitelendiriyor? " Bizi Görmeyeni Görmeyeceğiz": Medyanın Sessizliği ve İktidarın Çifte Standardı   TRT, A Haber, CNN Türk gibi kamu ve iktidar yanlısı medya kuruluşları, Saraçhane’deki kitlesel protestoları neredeyse hiç haberleştirmedi. Oysa aynı kanallar, geçmişte iktidar yanlısı gösterileri canlı yayınlarla verirken, bu "görmezden gelme" politikası, medyadaki sansür tartışmalarını yeniden alevlendirdi.   Bir genç aktivist, "Medya, i...

Muhalefetten Siber Güvenlik Yasasına Sert Tepki: Sansür ve Keyfi Yetkiler İçeriyor!

Resim
İktidarın Meclis'e sunduğu Siber Güvenlik Kanunu Teklifine muhalefet sert tepki gösterdi.  Muhalefet partileri, teklifin basın özgürlüğünü kısıtladığını, kişisel hak ve özgürlüklere müdahale alanı yarattığını ve hukuk devletine zarar verdiğini belirterek bazı kritik maddelere itiraz etti.  Gazetecilere Hapis Tehlikesi Muhalefetin en çok tepki gösterdiği maddelerden biri, "veri sızıntısı olmadığı halde bu yönde algı oluşturmayı" suç sayan düzenleme oldu. Teklifin 16. maddesine göre, böyle bir durumun tespiti halinde 2 ila 5 yıl hapis cezası verilebilecek. Muhalefet, bu düzenlemenin muğlak ifadeler içerdiğini, gazetecilerin ve araştırmacıların yaptıkları haberler nedeniyle suçlanabileceğini öne sürdü. CHP, bu maddeyle basın özgürlüğüne büyük bir darbe vurulduğunu belirterek, İktidarın hoşuna gitmeyen her haber, 'algı oluşturma' bahanesiyle suç sayılabileceğini ve bunun açık bir sansür olduğu görüşünde. Yetkisiz Arama ve El Koyma Endişesi Teklife göre, ye...

Topluma Yönelik Baskı Artıyor, Hakim Kararı Olmadan Evlerde Arama Yapılabilecek!

Resim
Dijital dünyadaki tehditlere karşı AKP tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunulan Siber Güvenlik Kanun Teklifine muhalefet tepkili.  İktidar, dijital dünyadaki tehditlere karşı önlem almayı amaçladığını savunsa da, muhalefet partileri, içeriği incelendiğinde, bireysel özgürlükler ve ifade hürriyeti açısından ciddi endişeler doğurabilecek maddeler barındırdığına dikkat çekiyor ve tepki gösteriyor.  Merkezi Bir Otorite mi? Aşırı Yetkilendirme mi? Teklif, Siber Güvenlik Başkanlığı adı altında yeni bir idari yapı öngörüyor. Saray, kamu kurumları ve özel sektör dahil olmak üzere bütün dijital sistemleri denetleme, veri toplama ve siber tehditleri izleme yetkisine sahip olacak. CHP Aydın Milletvekili Hukukçu, Süleyman Bülbül, bu yetkinin, siber güvenliğin ötesinde geniş çaplı bir gözetim sistemine dönüşebileceğini belirterek, özellikle, kamu kurumları ve kritik altyapılar başta olmak üzere, dijital sistemlerin log kayıtlarının bu başkanlık bünyesinde toplanacak o...

Ekonomiyi ve Hukuku Tehdit Eden Yeni Kayyum Düzenlemesi Mecliste!

Resim
Bu hafta Meclis gündemine getirilmesi beklenen ve şirketlere kayyum atanmasının önünü açan düzenleme, tartışmaların odağında.  Siyaset kulislerinde, daha önce muhalefetin Anayasa’ya aykırılık ve ticari hayata yönelik riskler taşıdığı gerekçesiyle torba yasadan çıkartıldığı  hatırlatılan teklif AKP tarafından yeniden Meclis’e sunuldu. Muhalefetin Tepkisi Sert: Terörle mücadele gerekçesiyle hazırlandığı öne sürülen düzenleme, şirketlerin yönetimlerine TMSF aracılığıyla kayyum atanmasını kolaylaştırıyor. Başta CHP olmak üzere muhalefet partileri, bu düzenlemeyi “hukuk devleti ilkesine aykırı” ve “ekonomik yıkımın habercisi” olarak nitelendiriyor. CHP, düzenlemeye yönelik;  depremde köy kanunlarını gerekçe göstererek insanların evlerine aynı şekilde kupon arazilere de el konulduğunu hatırlatıyor. Şimdi ise terörle mücadele bahanesiyle, yargı kararı olmadan şirketlere kayyum atamanın yolunun açılmak istenmesine tepki gösteriyor. Bu teklifin serbest piyasa ekon...

CHP'li Vekillerden Bakan Güler'e: Fesli Kadir'in Değil Atatürk'ün Askerlerinin Yanındayız

Resim
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu iktidara yönelik protesto ve tepkilerin merkezi olmaya devam ediyor. Başta CHP olmak üzere muhalefet milletvekilleri İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e gösterdikleri sert tepkiyi bugün de Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler'e gösterdi.  CHP'li milletvekilleri, "Mustafa Kemal'in askeri olmak suç olmamalı" diyerek açtıkları dövizlerle Bakan Güler'i sert dile eleştirdi. Güler eleştirilere yanıt vermek yerine, tepkiler sonrası komisyonu terk etmek zorunda kaldı. Meclis'te bütçe görüşmelerinde CHP'li milletvekiller Milli Savunma Bakanı Yaşar Güner'e komisyon odasına girdiği anda, "Fesli Kadir'in değil Atatürk'ün askerlerinin yanındayız. O gençlere sahip çıkılacak" diyerek tepki gösterdi. CHP'li Veli Ağbaba, "Mustafa Kemal'in askeri olmak suç olmamalı. Mustafa Kemal'in askeri olmak onurdur Trikopis'in askeri değiliz. Mustafa Kemal'in askeri olan komutan...

TİHV: Kobanê davasında hukukun üstünlüğü ve adil yargılanma ilkesi lime lime edilmiştir!

Resim
Kobanê davasında verilen kararlara başta muhalefet partileri olmak üzere toplumun birçok kesiminden tepkiyi yağıyor. Mahkemenin verdiği kararlara tepki gösteren  Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Adil yargılanma ilkesini lime lime eden cezalandırma niteliğindeki ağır cezaları kabul edilemez olduğunu belirterek tepki gösterdi. TİHV'in sosyal medya X hesabından yaptığı paylaşım şöyle: “Kobanê davasında bugün verilen, hukukun üstünlüğü ve adil yargılanma ilkesini lime lime eden, adeta siyasal cezalandırma niteliğindeki ağır cezalar kabul edilemez.”