Yargı Siyasetin Gölgesinde: Hukukçulardan Kritik Uyarı!

Türkiye’de yargının siyasetin etkisinden uzak tutulması uzun süredir tartışma konusu. Hukukçular ve uluslararası kuruluşlar, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) mevcut yapısının yürütmenin doğrudan müdahalesine açık olduğunu ve bu durumun yargının tarafsızlığını ciddi şekilde tehdit ettiğini belirtiyor.

Uzmanlar, Adalet Bakanı ve Müsteşarının HSK’dan tamamen çıkarılmasının yürütmenin etkisini sona erdirmek için en kritik adım olduğunu vurguluyor. Kurul üyelerinin büyük çoğunluğunun hakim ve savcılar tarafından seçilmesi, TBMM kontenjanı için yüksek nitelikli çoğunluk şartının getirilmesi ve Cumhurbaşkanı kontenjanının sınırlandırılması gibi öneriler, siyasetin yargıyı tek taraflı kontrol etme riskini azaltmayı amaçlıyor.

Hukukçular, atama, terfi ve disiplin kararlarının gerekçeli ve şeffaf şekilde açıklanmasının yargı güvenini güçlendireceğini ifade ediyor. Reformlar hayata geçirilmezse, iktidar değişse dahi yargının siyasallaşma riski sürmeye devam edecek.

Uzmanlar, yargının tarafsızlığını korumanın tek yolunun, tartışmayı kişi veya dönem üzerinden değil, sistemin kurumsal yapısı ve bağımsızlığı ekseninde yürütmek olduğunu vurguluyor.

Türkiye’de yargının siyasetin etkisinden uzak tutulması uzun süredir tartışma konusu. Hukukçular ve uluslararası kuruluşlar, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) mevcut yapısının yürütmenin doğrudan müdahalesine açık olduğunu ve bu durumun yargının tarafsızlığını ciddi şekilde tehdit ettiğini belirtiyor.

Uzmanlar, Adalet Bakanı ve Müsteşarının HSK’dan tamamen çıkarılmasının yürütmenin etkisini sona erdirmek için en kritik adım olduğunu vurguluyor. Kurul üyelerinin büyük çoğunluğunun hakim ve savcılar tarafından seçilmesi, TBMM kontenjanı için yüksek nitelikli çoğunluk şartının getirilmesi ve Cumhurbaşkanı kontenjanının sınırlandırılması gibi öneriler, siyasetin yargıyı tek taraflı kontrol etme riskini azaltacağı dile getiriliyor.

Hukukçular, atama, terfi ve disiplin kararlarının gerekçeli ve şeffaf şekilde açıklanmasının yargı güvenini güçlendireceğini ifade ediyor. Reformlar hayata geçirilmezse, iktidar değişse dahi yargının siyasallaşma riski sürmeye devam edeceği uyarısında bulunuyor.

Uzmanlar, yargının tarafsızlığını korumanın tek yolunun, tartışmayı kişi veya dönem üzerinden değil, sistemin kurumsal yapısı ve bağımsızlığı ekseninde yürütmek olduğunu vurguluyor.