Meclis Kreşinde “Din Eğitimi” Tartışması: Aileler Ayakta!

TBMM Çocuk Kreşi’nde son dönemde yaşanan gelişmeler, hem çalışanlar hem de veliler arasında ciddi rahatsızlık yarattı. Yaklaşık iki ay önce göreve başlayan kreş müdürünün, velilere yönelik bilgilendirme toplantısında yaptığı açıklamalar tepkilere neden oldu. Müdür, personel giriş kartlarının artık okutulmayacağını ve velilerin saat 17.00’den sonra kreş bahçesinde bulunamayacağını duyurdu.

Asıl tartışma ise ders müfredatına ilişkin. Kreşteki “Değerler Eğitimi” başlığı altına din dersi eğitiminin eklendiği iddia edildi. Birçok veli bu duruma itiraz ederek, “Çocuğumuza din konusunda gereken eğitimi biz kendimiz veririz, bu bizim aile hakkımızdır” diyerek tepkilerini dile getirdi. 

Veliler, laik eğitim ilkesinin ihlal edildiğini savunuyor.

Kulislerde konuşulanlara göre sadece müfredat değil, personel politikaları da çalışanların tepkisine yol açıyor. TBMM Destek Hizmetleri Başkanlığı’nda temizlik kadrosundan sorumlu başkan yardımcılarının altı ayda bir değiştirildiği, dışarıdan atanan bu kişilerin meclisin işleyişine hâkim olmadan göreve başladığı ve bu nedenle ciddi verimsizlik yaşandığı belirtiliyor.

Çalışanlar ayrıca, 3 ve 5 yıllık personelin yönetici kadrolarına atanmasını da “haksızlık” olarak değerlendiriyor. “Eşitlik ilkesi ve liyakat esasına aykırı” olduğu belirtilen bu uygulamanın, kurum içi motivasyonu bozduğu, kurumsal aidiyeti zedelediği ifade ediliyor.

Hukukçular ise, hem velilere getirilen kısıtlamaların hem de müfredata eklenen din dersinin Anayasa’daki temel hak ve özgürlükler çerçevesinde tartışmalı olduğunu belirtiyor. Anayasa’nın 42. maddesi, eğitim ve öğretimin Atatürk ilkeleri ve laiklik esasına göre yapılacağını açıkça düzenliyor. Aynı zamanda velilerin çocuklarının eğitimine katılım ve yön verme hakkı, uluslararası sözleşmelerle de güvence altına alınmış durumda.

TBMM yönetiminin bu tartışmalı uygulamalar karşısında sessiz kalması, hem çalışanlar hem de veliler arasında huzursuzluğu artırıyor. Meclis gibi yasama organının kalbinde yer alan bir kurumda, hukuka ve eşitlik ilkesine uygun bir yönetim anlayışının hâkim olması gerektiği hatırlatılıyor.

Çalışan Su Sebilleri Toplatıldı Yerine Yenileri Alındı

Öte yandan TBMM kulislerinde ve çeşitli noktalarda bulunan su sebillerinin, hiçbir arıza olmamasına rağmen toplatılarak yenileriyle değiştirilmesi dikkat çekti. Çalışanlar, eski sebillerin sorunsuz çalıştığını belirterek bu durumu şaşkınlıkla karşıladı.

Çalışan su sebili ile yenisini yan yana gören bazı milletvekilleri ve meclis çalışanları bu duruma tepki gösterdi. Eski üyelerden Mahmut Işık, meclis yönetiminin sürekli dile getirdiği tasarruf tedbirlerini hatırlatarak, “Sayın Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş tasarruf tedbirlerinden bahsediyordu. Yeni arıtmalı su sebillerinin tanesi 5500 liraya alınmış. Ancak 2 yılda bir değişecek olan filtrelerin ise şu andaki fiyatı 7500 TL. Buradan soruyorum. Çalışan cihazlar dururken yeni sebil almak israf değil mi?” diyerek tepki gösterdi. 

Bu uygulamanın, tasarruf yerine gereksiz harcama anlamına geldiğini savunan eski üyeler, meclis yönetiminin alınan kararı gözden geçirmesi gerektiğini söyledi.