İmamoğlu'nun Diploması Üzerinden Yapılan Skandal Kulislerde...

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun üniversite diplomasına ilişkin sahtecilik iddiaları, siyasi arenada tartışmalara yol açarken, iktidarın bu süreçteki tutumu ve üniversiteye yönelik baskıları dikkat çekiyor.

Diploma Soruşturmasının Arka Planı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu'nun lisans diplomasının sahte olduğuna dair ihbarlar ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK) raporu üzerine "resmi belgede sahtecilik" suçundan soruşturma başlattı. Bu kapsamda, İstanbul Üniversitesi'ne gönderilen yazıda işlemlerin hızlandırılması talep edildi. 

Üniversitede İstifa Depremi

Soruşturmanın seyrinde, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Köse'nin istifa ettiği iddiaları gündeme geldi. Köse, daha önce İmamoğlu'nun yatay geçişinin usule uygun olduğuna dair rapor vermişti. Dekan  Köse'nin, İmamoğlu'nun diplomaslı ile ilgili herhangi bir sahtekarlık ve herhangi bir yanlışın olmadığını belirterek istifa etmeyeceği öğrenildi. Bu gelişme, İmamoğlu'nun gerçek diplomasıyla ilgili şaibe yaratılmak istendiği, üniversite yönetimine yönelik iktidar baskısının büyük bir skandala yol açtığını ve hukuksuzluk boyutunu gözler önüne serdiği eleştirileri yapılıyor.

İktidarın Üniversite Üzerindeki Baskısı

İddialara göre, iktidar kanadı, İmamoğlu'nun olası cumhurbaşkanlığı adaylığını engellemek amacıyla üniversite yönetimine baskı yaparak, diploma konusunda olumsuz rapor hazırlanmasını talep etti. Bu baskılar sonucunda, üniversite yönetiminde peş peşe istifalar yaşandı. Özellikle, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Bülent Zülfikar'ın uygulamaları nedeniyle dört profesörün istifa ettiği ve çok sayıda dekan ile idari görevli üzerinde istifa baskılarının devam ettiği belirtildi. 

Akademik Özgürlük ve Siyasi Baskı

Üniversitelerin özerk yapıları, akademik özgürlük ve bilimsel tarafsızlık ilkeleri üzerine kuruludur. Ancak, son dönemde İstanbul Üniversitesi'nde yaşanan istifalar ve baskıların bu ilkelerin zedelenmesine yol açtığı ifade edilirken, iktidarın, siyasi hedeflerine ulaşmak için akademik kurumlar üzerinde baskı kurmasının demokratik değerlerle bağdaşmadığı ifade ediliyor.

Ekrem İmamoğlu'nun diplomasına yönelik soruşturma, hukuki süreçten ziyade siyasi bir hamle olarak değerlendiriliyor. Üniversite yönetimine yapılan baskılar ve yaşanan istifalar, iktidarın bu süreçteki rolünü sorgulattığını, Akademik özgürlüğün korunması ve üniversitelerin siyasi baskılardan arındırılmasının, demokratik bir toplum için elzem olduğu vurgulanıyor.