Sanatsal İfade Özgürlüğü KVKK Duvarına Çarpıyor: Ara Güler Bugün Çekse Ceza Alır mıydı!
Dünyaca ünlü fotoğraf sanatçımız Ara Güler’in sokakta çektiği fotoğraflar herkesin kafasına mıh gibi kazınmıştır. O karelerde insan yüzleri, bakışları, duruşları, yüz ifadeleri bugün de sanat ve belgesel fotoğrafçılığı açısından ilham verici bir öykü anlatır.
Sokak fotoğraf sanatçıları, gizlilik endişeleri ve fotoğraflanmaya karşı tepkiler nedeniyle tartışma veya yasal sorunlarla karşı karşıya. Sanatçılar için ekipman güvenliği ve hırsızlık riski de önemli bir sorun. Ayrıca, değişen şehir dinamiklerine ve kültürel hassasiyetlere uyum sağlamak, sabır, etik değerlere dikkat etmek gibi sorunlarla mücadele ediyorlar.
Sokak fotoğrafçılığı sanatçı için bir özgürlük alanıdır ve Güler'i Ara Güler yapan da bu özgürlük alanıdır. Ancak günümüzde bu özgürlük alanı yeterince kullanılabiliyor mu? Esas sorun da burada düğümleniyor.
Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) ile birlikte fotoğraf sanatçılarının dikkat etmesi gereken yeni yasal çerçeveler oluştu. Bu durum, sadece kısıtlama değil; sanatçıların haklarını ve üretim alanlarını da koruyan önemli fırsatlar da barındırıyor.
Fotoğraf Sanatçılarının Yanında Olan Kanunlar
KVKK'nın 28. maddesi, sanatsal, tarihî, edebî veya bilimsel amaçlarla işlenen veriler için istisnalar öngörüyor. Bu madde sayesinde, Ara Güler gibi belgesel nitelikli üretim yapan sanatçılar, çalışmalarını hukuki güvence altında sürdürebiliyor. İstanbul’un geçmişini belgeleyen kareler gibi kültürel değeri olan eserler, kamu yararı kapsamında korunuyor. Telif Hakları yani Sanatsal Koruma (FSEK) gibi.
Fotoğraflar, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) kapsamında "eser" sayıldığında, izinsiz çoğaltılamaz, yayımlanamaz. Bu da fotoğraf sanatçısının maddi ve manevi haklarını güvence altına alıyor. Eserin izinsiz kullanımı durumunda, sanatçının tazminat talep etme hakkı doğuyor. Bu da Sanatsal İfade Özgürlüğü Yasası (AİHS Madde 10) gibi.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10. maddesi, ifade özgürlüğünü temel hak olarak tanıyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, sanatsal anlatımın, kamusal alanlarda bile ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilebileceğini belirtiyor. Bu yaklaşım, fotoğraf sanatçılarının yaratıcı alanını destekliyor.
Sanatçılar İçin Pratik ve Koruyucu Öneriler
Fiili İzin Yeterli Olabilir: Kişinin objektife gülümsemesi veya poz vermesi gibi durumlar, rıza anlamına geliyor. Bu tür doğal etkileşimler kayıt altına alınabiliyor.
Aydınlatma Yükümlülüğü Basitleştirilebilir: Sanatçılar, sergi ya da yayınlarda izleyicilere fotoğrafların sanatsal amaçla kullanıldığını belirtirse, kanuni yükümlülüklerini büyük ölçüde yerine getirmiş oluyor.
Belgesel ve Sanat Vurgusu Yapılmalı: Fotoğrafların kültürel miras değeri taşıdığı vurgulanarak, kamu yararı çerçevesinde istisna kapsamında değerlendirilmeleri sağlayabiliyor.
Ara Güler Sergileri: Güler’in eserleri, sanatsal ve tarihî değer taşıdığı için hem KVKK’nın istisna maddeleriyle hem de telif haklarıyla korunmakta. Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu’nun Rehberleri: Federasyon, fiili rıza gibi kavramları tanımlayarak sanatçılara pratik rehberlik sunuyor. Yaratıcılık ve Haklar Bir Arada MümkünKVKK, ilk bakışta fotoğraf sanatçıları için sınırlayıcı gibi görünse de, sanatçıyı koruyan maddeler ve istisnalar sayesinde üretim özgürlüğü de yer alıyor. Bugünün Ara Güler’leri, kamu yararı taşıyan, sanatsal niteliği olan eserlerini bu koruma çerçevesinde özgürce üretebiliyor. Sanatçıların yapması gereken ise; amacı netleştirmek, fiili izinlere dikkat etmek ve sanatsal değeri vurgulamak. Bu sayede hem yasal riskler minimize edilir hem de sanatın ifade gücü güvence altına alınmış olunur. Olması gereken ise sanatçıların düşünce ve görsel özgürlüklerini sınırlayan değil, koruyan yeni yasalar çıkartılmalısıdır.
Yorumlar
Yorum Gönder