Gıda Güvenliği Tehlikede: Buğday İmhasıyla Kaybedilen Fırsatlar!
Ekili buğday imha'sının sosyal medyada paylaşılan videosu birçok kesin tarafından tepki ile karşılanırken, tarım uzmanları: ülkenin gıda güvenliği ve tarımsal üretim seferberliğine en çok ihtiyaç duyduğu bu dönemde, bin bir emekle ekilmiş tarlaların yok edilmesi, sadece çiftçiye değil, tüm millete vurulmuş bir darbe olduğunu ve bu yıkıcı zihniyetin hangi yasanın arkasına saklanırsa saklansın, vicdanlarda mahkum olacağı şeklinde eleştiriyor.
Üretime Düşman Bir Anlayış mı?
Hem devletin hem de milletin kazanacağı, karşılıklı fayda sağlayacak bir model yerine, yıkım ve israfı tercih eden bu zihniyetin, Türkiye'nin geleceğini kararttığını belirten uzmanlar, buğdayın "izinsiz ekildiği" gerekçesiyle imha edilmesinin kabul edilmeyeceği paylaşımından bulundu. Tarım İl Müdürlüğü yöneticilerine şu soruları yöneltti:
"Madem ekim izinsizdi, neden Tarım İl Müdürlüğü bu ürünü envanterine alıp denetlemedi? Neden üretimin tamamlanmasına izin verilip, ardından hasat edilen ürünler satılmadı?
Ülke ekonomisine katma değer sağlayacak, vatandaşın sofrasına ekmek olacak bir ürünün yok edilmesi, hangi aklın ürünüdür?
Bu kararı alanlar, bu ülkeye düşman mıdır?
Tarımsal üretimi baltalamak, dışa bağımlılığı artırmak ve zaten zor durumda olan çiftçiyi daha da perişan etmek için mi çalışılmaktadır?
Boş Tarlalar, İmha Edilen Üretim ve Yanlış Politika
Bir yanda Hazine'ye ait atıl duran meralar, boş tarlalar varken, diğer yanda ekilmiş, büyümekte olan buğdayın imha edilmesi tam bir çelişki oluşturuyor. Devlet, boş duran arazileri ekip biçmek yerine, üretime dönüştürülebilecek alanları yok ediyor.
İhtiyaç sahibi vatandaşlara bu araziler tahsis edilerek tarım teşvik edilemez miydi?
Tarımsal üretim artırılamaz mıydı?
Ekilen araziyi imha etmenin üretim maliyeti kadar masrafının da büyük olduğuna dikkat çeken tarım uzmanları: "Bu karar, sadece hasat edilecek ürünün kaybına değil, aynı zamanda harcanan emeğe, suya, gübreye ve yakıta da mal olmuştur. Bu, tam anlamıyla bir kaynak israfıdır. Hangi yasa, hangi mevzuat üretimi baltalamak, kaynakları çarçur etmek için yapılır? Bu durum, acilen ele alınması gereken bir akıl tutulmasıdır."
Geleceğe Yönelik Yıkıcı Etkiler
Bu tür uygulamalar, çiftçinin üretime olan inancını sarsmakla kalmayıp, gelecek nesillerin tarıma yönelmesini de engelliyor. Toprakla, üretimle barışık bir toplum yerine, devletin eliyle üretimin baltalandığı bir tablo çizilmekte. Dışa bağımlılığı azaltmak, gıda güvenliğini sağlamak gibi stratejik hedefler, bu tür kararlarla yerle bir ediliyor.
İktidarın, bu tür yıkıcı uygulamalara bir an önce son vermesi gerektiğini, üretim düşmanı politikalar yerine, üretimi destekleyen, teşvik eden, çiftçinin yanında duran bir yaklaşım sergilenmesi gerektiği önerilerinde bulunan uzmanlar, aksi takdirde, gıda bağımsızlığı ve ekonomik refahın hayalleri, boş tarlalarda ve imha edilen ürünlerle birlikte yok olup gideceğini, bu "akıl tutulması"nın bir daha yaşanmaması için acil adımlar atılması çağrısında bulunuyor.
Yorumlar
Yorum Gönder