İmamoğlu Davası: Delilsiz Bir Siyasi Tasfiye Operasyonu mu?
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasına yönelik tepkiler çığ gibi büyüyor.
Sözcü TV’nin “Ekrem İmamoğlu’na yönelik suçlamalarda somut kanıt yok” iddiası, iktidarın yargıyı bir kez daha siyasi rakip tasfiyesi için kullandığına dair eleştirileri Siyasi çevrelerde, "İmamoğlu Davası üzerine gölge düşüyor.Hukukun üstünlüğü sorgulanır hale geldi. Yargı süreci hukuktan uzak, siyasi olduğu ortada" şeklinde yorumlanıyor.
MASAK raporunda iddia edilen kişilerle ilgili delillerin aklandığı, teröre ilişkin hiçbir kanıt bulunmadığı belirtilirken, 16 milyonluk bir megakentin liderinin hangi gerekçeyle Silivri Cezaevi’nde tutulduğu sorusu yanıt bekliyor.
CHP’nin üst düzey isimleri, bu tutuklamanın “hukuki değil, tamamen siyasi bir operasyon” olduğu görüşünü dile getirirken, bir parti yöneticisi, “İktidar, İmamoğlu’nun yükselen popülaritesinden ve Cumhurbaşkanı adaylığından korkuyor. Ellerinde tek bir somut delil yokken, yargıyı aparat haline getirip rakibi saf dışı bırakma peşindeler. Bu, demokrasiye vurulan bir darbedir” diyerek öfkesini dile getirdi.
Aynı kaynak, MASAK raporunun iddia edilen suçlamaları desteklemediğini, hatta bazı şüphelilerin aklandığını öne sürerek, “Bu kadar şeffaf bir şekilde hukuksuzluk yapmaları, iktidarın panik içinde olduğunu gösteriyor” yorumunda bulundu.
Plan ters tepebilir
Siyasi analistler ise bu hamlenin ters tepebileceği görüşünde. Kulislerde, “İmamoğlu’nun tutuklanması, halk nezdinde mağduriyet algısını güçlendiriyor. İktidar, kendi kalesine gol atıyor olabilir” değerlendirmesi yapılıyor. Özellikle İstanbul gibi stratejik bir şehirde, halkın iradesiyle seçilmiş bir ismin “delilsiz” bir şekilde cezaevinde tutulması, iktidarın meşruiyetini sorgulatan bir krize dönüşebilir. Bir başka CHP’li yetkili, “16 milyonluk bir şehrin başkanı, somut kanıt olmadan nasıl hapsedilir? Bu, sadece İmamoğlu’na değil, İstanbul halkının iradesine yapılmış bir saygısızlık” diyerek iktidarı topa tuttu.
Kulislerde konuşulan bir diğer çarpıcı iddia ise, iktidarın bu adımla erken seçim öncesi muhalefeti sindirmeyi hedeflediği yönünde. Ancak, İmamoğlu’nun Silivri’de geçirdiği her dakikanın, muhalefetin elini daha da güçlendirdiği belirtiliyor. “Ekrem İmamoğlu’nun bir dakika daha cezaevinde tutulmaması gerekiyor” çağrıları, sokaklardaki protestolarla birleşince, iktidarın bu hamlesinin geri dönüşü olmayan bir öfke dalgasına yol açabileceği konuşuluyor.
İktidara yakın bir kaynak, “Saray yargıyı sopa gibi kullanarak rakiplerini ezdiğini sanıyor ama bu kez ateşle oynuyor. Halk bu hukuksuzluğu unutmaz” diyerek sert bir uyarıda bulundu.
Sonuç olarak, Ankara’daki kulislerde İmamoğlu’nun tutukluluğunun “delilsiz bir siyasi tasfiye operasyonu” olarak görüldüğü değerlendirmeleri yapılıyor. Yine iktidarın bu hamlesinin, hem içerde hem dışarıda büyük bir tepkiyle karşılandığı, “Hukuk mu, intikam mı?” sorusu siyasetin yeni tartışma başlığı haline geldiği ifade edilerek, İmamoğlu’nun Silivri’deki günlerinin, iktidarın hesaplarını altüst edecek bir dönemin miladı olacağı ifade ediliyor.
Yorumlar
Yorum Gönder