TRT’nin Şeffaflık Maskesi Düştü: Kamu Kaynakları İktidarın Gölgesinde Harcanıyor!
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in, Türkiye Radyo Televizyon Kurumu’nun (TRT) 2023 ve 2024 yıllarındaki harcamaları, dış yapım politikaları ve kadrolu personelinin görev dağılımına ilişkin sunduğu kapsamlı soru önergesi, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın kaçamak yanıtlarıyla adeta bir skandala dönüştü.
Kamu kaynaklarıyla faaliyet gösteren TRT’nin, şeffaflıktan uzak tutumu ve iktidarın gölgesinde yürüttüğü yayın politikaları, Gürer’in çarpıcı eleştirileriyle gün yüzüne çıktı.
Sorular Boşlukta Kaldı: TRT’nin Karanlık Kutusu
Gürer, TRT’nin dış yapımlara harcadığı milyonlarca liranın akıbetini, izlenme oranlarını, reklam gelirlerini ve kadrolu çalışanların durumunu sorgulayan 13 maddelik bir önergeyle halkın hakkını aradı. “Dış yapımlara ne kadar ödendi?”, “İzlenme oranı düşük programlar neden yayında tutuluyor?”, “Kadrolu yapımcılar ne iş yapıyor?” gibi net ve kritik sorular, kamuoyunun yıllardır merak ettiği gerçekleri aydınlatmayı hedefliyordu. Ancak Cevdet Yılmaz’ın verdiği yanıtlar, şeffaflık ilkesini ağızlarına pelesenk edenlerin maskesini düşürdüğünü vurgulayan Gürer, gelen yanıtın genel geçer ifadeler, yuvarlak cümleler ve “detaylar internet sitemizde” gibi kaçamak bir savunma olduğunu söyledi.
Halkın Parası, İktidarın Propagandası
Gürer, TRT’nin kamu kaynaklarını kullanarak iktidarın borazanı haline geldiğini sert sözlerle eleştirdi: “Ülkenin en önemli yayın kuruluşu, tarafsız yayın politikasından uzaklaşarak muhalefetin sesini boğuyor, iktidarın dışında kimseyi yansıtmıyor.”
Yılmaz’ın, dış yapımların reklam gelirleri, izlenme oranları ve ödenen milyonlarca lira hakkında tek bir rakam dahi vermemesi, TRT’nin halktan toplanan paralarla nasıl bir “kara delik” haline geldiğini gözler önüne serdi.
Gürer, “Cumhurbaşkanlığı sistemi öncesi bu sorulara yanıt veriliyordu, şimdi ise 2025’te güncel veriler bile saklanıyor. Halkın parası nereye gidiyor, kimler zengin ediliyor?” diyerek iktidarı topa tuttu.
Şeffaflık Sözde, Sansür Özde
Yılmaz’ın “TRT şeffaf, bilgiler jeneriklerde var” savunması, Gürer tarafından yerle bir edildi: “Milyonluk dış yapımların izlenme oranları TRT’nin kendi yapımlarıyla kıyaslanmalı, reklam gelirleri ve ödemeler halka açıklanmalı. Jenerikte isim yazması şeffaflık mıdır?” diye sordu.
Gürer, TRT’nin kadrolu yapımcı ve yönetmenlerinin görev dağılımına dair soruların da yanıtsız bırakıldığını vurgulayarak, “Kurumun içi boşaltılıyor, halkın parası dış yapım şirketlerine akıtılıyor” dedi.
TRT’nin “Başarı” Masalı Çöktü
Yılmaz, TRT 1’in 2023-Ocak ile 2024-Ekim arasında 1.267 kez ilk beş programa girdiğini övünerek belirtse de, bu başarının hangi programlarla, ne kadar maliyetle ve ne derece halkın çıkarına olduğu sorusu havada kaldı.
Gürer, “İktidarın propaganda makinesi haline gelen TRT, halkın sesini sustururken izlenme oranlarıyla övünüyor. Bu mudur başarı?” diyerek sert çıktı.
Halkın Sesi: “TRT Kimin İçin Var?”
CHP’li vekil, TRT’nin kamuoyuyla paylaşılması gereken mali ve idari tüm verilerinin karartıldığını belirterek, “TRT, halkın vergileriyle ayakta duruyor ama halka hesap vermekten kaçıyor. Bu, iktidarın halka ihanetidir” sözleriyle çağrıda bulundu. Gürer’in soruları ve Yılmaz’ın yetersiz yanıtları, TRT’nin şeffaflıktan uzak, iktidara göbekten bağlı bir yapıya dönüştüğünü bir kez daha kanıtladı.
Türkiye, Gürer’in bu çıkışıyla TRT’nin perde arkasını sorgulamaya devam ederken, iktidarın “şeffaflık” palavrası bir kez daha çöpe atılmış oldu. Halkın parasıyla dönen bu çarkın kimin cebini doldurduğu ise hâlâ karanlıkta!
Yorumlar
Yorum Gönder