İmamoğlu ve Erdoğan'ın adaylığı ile ilgili çok çarpıcı kulisler

Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminde ihaleye fesat karıştırdığı iddiasıyla İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında açılan dava 8 Ocak’ta görülecek.

Yaklaşan dava süreci öncesi İmamoğlu ve Erdoğan'ın adaylıkları ile ilgili çok çarpıcı yorumlar yapılıyor.

Ankara siyaset kulislerine göre; 
Eğer İmamoğlu'na siyasi yasak getirilirse, muhalefet için güçlü bir potansiyel adayın elenmesi anlamına geleceği ve bu durum, muhalefetin seçim stratejisini yeniden şekillendirmesine neden olabileceği ifade edildi.

Ancak İmamoğlu'na getirilecek bir siyasi yasak, seçmen tabanında adaletsizlik algısını artırabileceği ve muhalefet için daha geniş bir toplumsal desteğe dönüşebileceğinden korkan iktidarın bu yüzden dava sürecini uzattığı konuşuluyor.
YSK Üyelerinin Değişimi
Yine dava öncesi Cumhurbaşkanı tarafından atanacak yeni YSK üyelerinin, seçim sürecinin adil olup olmadığı konusundaki tartışmaları alevlendirebileceğinin yanı sıra, YSK üyelerinin değişimi, 2025 Kasım ayında yapılacağı öne sürülen olası bir Cumhurbaşkanlığı seçiminde, sonuçlara yönelik şeffaflık ve güvenilirlik tartışmalarını gündeme getirebileceği ifade ediliyor.
Anayasa Değişikliği ve Geçici Madde Eklenmesi
Yapılan yorumlar şöyle:
"Anayasaya eklenecek geçici bir madde ile Partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tekrar adaylığının önünün açılması, muhalefet açısından güçlü bir meydan okuma olarak değerlendirilebilir." denilirken
Bu durumun muhalefeti, anayasa değişikliği sürecinde halk desteğini artırmaya ve anayasal düzenlemeleri kamuoyu nezdinde sorgulatmaya itebileceğine dikkat çekiliyor.
Özgür Özel’in Önerisi
Özgür Özel’in, "2,5 yıl senden, 2,5 yıl benden" önerisi, muhalefet cephesinde stratejik bir manevra olarak değerlendiriliyor. 
Bu öneri, İmamoğlu'na getirilecek bir yasak sonrası Cumhurbaşkanı adayı Özgür Özel olursa seçimi Erdoğan’ın kazanabileceği ifade edilirken, Özer'in, "Ben aday değilim" sözüyle yola devam ettiği takdirde Erdoğan'ın yeniden adaylığı için hukuki zemin oluşturulsa da, muhalefetin sandıkta galip gelme stratejisini öne çıkaracağı söyleniyor.
2025 Kasım Seçimi
Eğer süreç gerçekten 2025 Kasıma uzarsa, bu durum iktidarın seçimleri zamanında yapmayacağı yönündeki eleştirileri güçlendireceği ve uzayan seçim takviminin, hem ekonomide hem de siyasette istikrarsızlık algısını artırabileceği, bununda seçmenlerin tepkisini çekebileceği yorumları yapılıyor.
Muhalefet Stratejisi
"İmamoğlu’na yönelik olası bir yasak ve Erdoğan’ın yeniden adaylığına yönelik anayasal düzenleme girişimleri, muhalefeti daha geniş bir ittifaka zorlayabilir" deniliyor.
Toplumsal Tepki
Adalet algısının zedelenmesi ve seçim süreçlerinde yapılan düzenlemelerin, toplumsal kutuplaşmayı artırabileceği uyarıları yapılırken, bu durmun muhalefet için fırsata dönüşebilecek bir sürece evrilebileceği ifade ediliyor.
Seçim Süreci Güvenliği
Yine YSK üyelerinin değişmesinin, seçim sonuçlarına yönelik itiraz ve şüphelerin artmasına da yol açabileceği şeklinde de yorumlar yapılıyor.
Yasak Erdoğan'a seçimi kaybettirir
Bu sürecin tüm taraflar için zorlu bir mücadele getireceği, ancak farklı görüşlerin ortak kanısı ise İmamoğlu'na getirilecek bir siyasi yasağın Erdoğan'a seçimi açık ara kaybettirecek en büyük hamle olacağı yönünde.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Meclis Personeline Layık Görülen Kıyafetler Bit Pazarında Bile Yok!

Parlamento Güvenliğinde Yeni Dönem Tartışmaları da Beraberinde Getirdi

TBMM Yönetiminden Yandaş Sendikaya Üst Düzey Kadro Kıyağı