Çirkin'den Anayasa ile ilgili güzel teklif

Hüda-Par Genel Başkanı Zekeriya Yapıcı'nın Anayasanın 4. maddesi, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un da Anayasa'nın 3. Maddesinin değiştirilebileceği ile ilgili yorum ve açıklamalarına toplumun birçok kesiminden tepki yağmaya devam ediyor.

Konuyu meclis gündemine taşıyan 
İYİ Parti Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin, Anayasanın değiştirilmez ve değiştirilmesi teklif edilemez maddelerini değiştirmek üzere hareket eden kişilere verilecek cezai yaptırımı hükme bağlamak amacıyla kanun teklifi verdi.

Kanun teklifi gerekçesinde,  Anayasa'nın bir toplumsal sözleşme olduğunu hatırlatan
Çirkin, "Bu yönüyle anayasa, kanunlar hiyerarşisinde bütün hukuk kurallarından üstünde yer almaktadır ve hiçbir kanun anayasaya aykırı olamaz. 
Anayasa; Devlet yapısını, yönetim organlarını, bu organların işleyişlerini, temel haklar ile temel özgürlükleri belirleyerek bir sınır çizer. Bazı sınırlar ise kati hüküm içerir ve değiştirilmek bir yana değiştirilmesi dahi kabul edilemez" dedi.

Çirkin, ilk maddenin ülkenin yönetim yapısını, ikinci maddenin nasıl bir devlet olduğunu ve ne şekilde yönetilmesi gerektiğini, üçüncü maddenin dil, bayrak, marş, başkent gibi Devletin ve milletin temel değerlerini hüküm altına aldığını dördüncü maddenin ise milletin yapı taşlarıyla oynamayı kendine iş edinmiş, görevinin yetki ve sorumluluğunu bilmeyen kişilere karşı 1., 2. ve 3. Maddeleri koruma altına almayı amaçladığını kaydetti.
Bir adım bile geri atılamaz 
Çirkin, Yapıcı ve Kurtulmuş gibi bazı siyasi isimlerin bu suçu işlediğini ima ettiği kanun teklifinde şu bilgileri paylaştı: Bu topraklarda yetişmiş; özellikle devletin cebri gücünü elinde bulunduranlarla, statü ve görevleri gereği siyasetçilerin, idarecilerin en önemli görevi Anayasayı ve Anayasada vücut bulan Milleti, Devleti ve Cumhuriyetin temel niteliklerini korumak ve kollamaktır. Ancak son dönemlerde asli görevini unutan bazı şahsiyetler, gaflete düşerek ülkemizin vazgeçilmez değerlerine karşı açıklamalar yapmayı, tartışma açmayı ve bu şekilde fesat oluşturmayı kendilerine iş edinmiş, kamuoyunu yönlendirme görevi üstlenmişlerdir. 
Anayasanın değiştirilemez maddeleriyle belirlenmiş anayasal kimliğin temeli Erzurum Kongresinde atılmıştır. Kongrede, “Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür” ilkesiyle alınan karar, üniter devlet anlayışının bir ürünü olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ve onu kuran Türk Milletinin teklifini, birlikteliğini ve bölünmez bütünlüğüne vurgu yapmaktadır. 
Bu konuda atılacak tek bir geri adım, milli birlik, beraberlik ve dayanışmamıza zarar vereceği gibi Millet kavramından ödün verilmesi anlamını da taşımaktadır. 
Bu nedenledir ki Türkiye Büyük Millet Meclisi dahil hiçbir devlet organı, siyasi parti lideri, siyasi parti temsilcisi ve/veya iktidar gücünü kullanan kişi tarafından geçerli anayasa kuralları kötüye kullanılarak değiştirilemez, bahse konu Anayasanın ilk dört maddesinin değiştirilmesi dahi teklif edilemez. 
Anayasayı ihlal suçu oluşmuştur 
Anayasayı ihlal sadece cebir ve şiddet yoluyla olmaz. Muktedir güçlerin, Türkiye Cumhuriyeti’nin niteliklerini, resmi dilini, milli marşını, başkentini tartışmaya açması da Anayasayı ihlal suçunu oluşturmaktadır. 
Göreve başlarken ülkenin bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma... Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma...” sözleriyle Türk Milleti huzurunda yemin eden siyasetçiler başta olmak üzere, Anayasanın değiştirilemez maddelerini değiştirmek üzere hareket eden kişilere verilecek cezai yaptırımı hükme bağlamak amacıyla hazırlanmıştır." 






Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Meclis Personeline Layık Görülen Kıyafetler Bit Pazarında Bile Yok!

Parlamento Güvenliğinde Yeni Dönem Tartışmaları da Beraberinde Getirdi

TBMM Yönetiminden Yandaş Sendikaya Üst Düzey Kadro Kıyağı