Ali Erbaş'ın araba sevdası meclis kulislerine yansıdı. Bakın neler dediler

Lüks araçlar ve harcamalarla gündeme gelen Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın en son makam aracı olarak kullandığı Audi A8 model lüks otomobil toplumun bütün kesimlerde tepkilere neden olmuştu.

Tepkilerin ardından Diyanet'in 17 Mayıs'ta yaptığı açıklamada "Başkanlığımız hizmetinde kullanılan 1 adet Audi A8 marka araç iade edilmiştir" denilmişti. Ancak lüks otomobilin iade edildiği haberlerinin doğru olmadığı, Audi A8'sini evinin 150 metre ilerisindeki bir cami garajındaki bir depoya taşındığı ortaya çıktı.

Birgün gazetesi Diyanet kaynaklarından edindiği bilgilere dayanarak, Erbaş'ın önceki makam aracı olan Audi A6'nın eşi tarafından dar bulunması üzerine A8 ile değiştirildiğini belirtti.

ARAÇ GARAJDA SAKLANMIŞ
A8'in tepki çekmesi üzerine, aracın garajda saklandığı ve daha sonra kullanılmaya başlandığı bildirildi. Erbaş'ın şehir dışına çıkarken ve evi ile başkanlık binası arasında da aracı kullandığı ifade edildi.

Haberlerin ardından yaşanan kamuoyu baskısı üzerine aracın iadesi gündeme geldi.

Diyanet yetkilileri, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile görüşerek iade kararı alındığını ve sürecin doğru yürütülmesi için açıklama yapılması gerektiğini öne sürdü. Resmi açıklama sonrasında aracın Ahmet Hamdi Akseki Camii'nin altındaki özel bir otoparka çekildiği belirtildi.

Başkanlık kaynakları, aracın TEYAŞ'a ait olduğunu ve herhangi bir iade durumunun söz konusu olmadığını savundu. Ancak aracın satılması durumunda zarar edileceği düşüncesiyle gizlice bekletildiği iddiaları, kamuoyunda eleştirilere neden oldu.

Gazetnin ulaştığı kaynaklar, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın aracın gerçekten iade edildiğine dair belgelerle açıklama yapması gerektiği ve milletin emanetlerinin lüks araç sevdasına kurban edilmemesi gerektiği vurgulandı.

Bunlar israftan vazgeçmez

Bu durum ise meclis kulislerine yansıdı. Ünlü edebiyatçı Recaizade Mahmut Ekrem'in 1897 yılında yayınlanan 'Araba Sevdası' romanını akıllara getirdi. 
Muhalefet kulislerinde, "Tıpkı Recaizade Mahmut Ekrem'in yazdığı romandaki o günleri  yaşıyoruz. Romancı bugün yaşasaydı Ali Erbaş ve AKP şatafatı için neler yazmazdı ki? Ali Erbaş lüksten, şatafattan bir türlü vazgeçmiyor. Erdoğan, "itibardan tasarruf olmaz" demişti. Atadığı bürokratlar, AKP'li milletvekilleri, danışmanlar, Bakan ve Bakan Yardımcıları Erdoğan'ın izinden bir an bile ayrılmıyor. Saraya uğramayan tasarruf tedbirleri, Diyanete de bakanlıklara da uğramıyor. Bakan Şimşek, "tasarruf yapıyoruz" diyerek halkı kandırmasın. Bunlar halka tasarruf çağrısı yaparken, kendileri ne tasarruf yapıyor, ne de israftan vazgeçiyor. Halk enflasyonun altında inim inim inlerken Saray ve tebaası lüks içinde yaşıyor. AKP iktidarını bitirecek olan lüks yaşantıları ve halka rağmen dayattıkları şeriat ve tarikat anlayışıdır. 31 Mart seçimleri ile AKP düşmeye başladı. Bu düşüş artık hiçbir zaman durdurulamaz. Bunların ne halk umurunda ne ülke. Varları yokları kendi itibarları" şeklinde eleştirel yorumlara neden oldu.













Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Meclis Personeline Layık Görülen Kıyafetler Bit Pazarında Bile Yok!

Parlamento Güvenliğinde Yeni Dönem Tartışmaları da Beraberinde Getirdi

TBMM Yönetiminden Yandaş Sendikaya Üst Düzey Kadro Kıyağı