'‘İcazet’' Çıkışı Trump’la Çöktü: Bakan Tunç'un Sözleri Havada Kaldı

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un “ABD’den icazet alarak yargı işlem yapacak, öyle mi? Böyle bir şey olabilir mi?” sözleri,  siyaset kulislerinde geniş yankı uyandırdı. 

Bakan Tunç'un tam da bu açıklamayı yaptığı gün, ABD Başkanı Donald Trump’ın altı yıl öncesine ait “Türkiye’den rahibi almıştık” ifadesi yeniden gündeme geldi. 

Kulislerde, “Kaderin cilvesine bakın, Trump’ın bu sözleri, Bakan Tunç’un açıklamasıyla aynı güne denk geldi. Bakanın iddiaları havada kaldı” şeklinde yorumlandı.

Trump’ın bu çıkışı, Tunç’un yargının bağımsızlığına dair sözlerini gölgede bırakırken, iktidarın dış politikadaki tutarsızlıkları bir kez daha tartışma konusu oldu. Brunson’ın 2018’de serbest bırakılması, ABD’nin ekonomik yaptırımları ve diplomatik baskılarının bir sonucu olarak görülmüş, Erdoğan yönetiminin bu süreçte geri adım attığı o dönemde de sıkça dile getirilmişti. Trump’ın, Tunç’un “icazet” vurgusu yaptığı gün bu olayı hatırlatması, iktidarın “bağımsız yargı” ve “milli irade” söylemlerine darbe vurdu. 

Ankara’daki bazı kaynaklar, “Trump, Erdoğan’a dostane bir mesaj mı gönderdi, yoksa iplerin hâlâ elinde olduğunu mu hatırlattı?” sorusunu gündeme taşıdı.

Kulislerde, Brunson olayının ötesine uzanan başka bir detay da dikkat çekti. Trump’ın Erdoğan üzerindeki etkisinin bir diğer örneği olarak, 2017’de Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Türkiye’ye yönelik yaptırımları gösterildi. O dönemde Almanya ile Türkiye arasında yaşanan diplomatik gerilimde, Merkel’in ekonomik ve siyasi baskıları devreye soktuğu, Trump’ın ise Erdoğan’ı Merkel’in taleplerine uyum sağlamaya zorladığı iddia edilmişti. Türkiye’nin Alman şirketlerine yönelik tutumunda yumuşamaya gitmesi ve bazı siyasi davalarda geri adım atması, “Trump’ın Erdoğan’a Almanya adına telkinlerde bulunduğu” söylentilerini güçlendirmişti. 

Kulislerde şimdi, “Rahip Brunson’u ABD’ye teslim eden Erdoğan'ın, Merkel’in yaptırımları için de Trump’ın baskısına boyun mu eğmişti?” sorusu yeniden alevlendi.

İktidar cephesinde bu gelişmelere karşı sessizlik hâkim. Tunç’un “Yargı ne içeriden ne dışarıdan talimat alır” sözleri, Trump’ın çıkışı sonrası adeta havada kalmış görünüyor. Muhalefet ise bu durumu fırsat bilerek eleştirilerini sertleştirdi. 

CHP kulislerinde, “İktidar bağımsızlıktan bahsederken, Trump tek bir cümleyle maskeyi düşürdü. ABD’den icazet almadan adım atamayan bir yönetimle karşı karşıyayız” görüşü öne çıkıyor. Tunç’un açıklamaları “gerçeklikten kopuk bir propaganda” olarak nitelendirilirken, Erdoğan’ın dış politikada ABD ve Avrupa karşısında zayıf bir pozisyonda olduğu yorumları yapılıyor.

Trump’ın bu çıkışının zamanlaması da Ankara’da tartışma yarattı. ABD’de yeniden başkanlık koltuğuna oturan Trump’ın, Türkiye ile geçmişteki “iyi ilişkilerini” hatırlatarak Erdoğan’a bir mesaj mı verdiği, yoksa sadece nostaljik bir anıyı mı paylaştığı net değil. Ancak kulislerde, “Trump, Erdoğan’ı hem övüp hem de zorda bırakacak bir hamle yaptı. İktidar bu sözleri nasıl açıklayacak?” sorusu yankılanıyor.

Tunç’un “icazet” çıkışı ve Trump’ın Brunson hatırlatması, iktidarın dış politikadaki kırılganlığını bir kez daha gözler önüne serdi. Merkel’in yaptırımları ve Brunson’un serbest bırakılması gibi olaylar, Erdoğan yönetiminin “bağımsız” duruş iddiasını sorgulatan örnekler olarak kulislerde dillendiriliyor.

İktidarın bu çelişkili tabloya nasıl yanıt vereceği ise merak konusu. Ankara’da hava sıcak, kulisler ise daha da hareketli.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Meclis Personeline Layık Görülen Kıyafetler Bit Pazarında Bile Yok!

Parlamento Güvenliğinde Yeni Dönem Tartışmaları da Beraberinde Getirdi

TBMM Yönetiminden Yandaş Sendikaya Üst Düzey Kadro Kıyağı