'Yerelden Ulusal'a İktidarın Politikaları Çöküyor mu?

Cumhuriyet Halk Partisi, yerel yönetimlerdeki başarılarını ulusal siyasete nasıl taşıyor? 2024 yerel seçimleri sonrası güçlenen CHP, tabandan tavana nasıl bir dönüşüm süreci yaşıyor? 

Bu konuyu mercek altına alan
Kulislerden.blogspot.com editörü partinin stratejik hamlelerini, değişen siyaset anlayışını ve Türkiye’nin geleceğine etkilerini çarpıcı örnek Afyon ili üzerinden verdi.

Ülkede son yıllarda derinleşen ekonomik kriz, işsizlik, emekli maaşlarının yetersizliği ve gelir dağılımındaki adaletsizlik gibi sorunlar, toplumun geniş kesimlerini iktidara karşı güvensizliğe itmiş durumda.

Ancak bu güvensizlik, sadece ekonomik alanla sınırlı değil. İfade özgürlüğü, insan hakları ve demokratik haklara yönelik artan baskılar da toplumun iktidara olan inancını derinden sarsıyor. Bu durum ise son yerel seçimlerde kendini net bir şekilde gösterdi. Özellikle milliyetçi ve muhafazakar yapısıyla bilinen Afyon’da yaşanan siyasi deprem, iktidar partisinin yerel politikalarının iflasını gözler önüne serdi.
Çarpıcı örnek Afyon
Afyon, çok partili döneme geçildiğinden bu yana merkezi belediyeyi hiç kazanamayan CHP’ye teslim oldu. Bu sonuç, sadece CHP’nin başarısı değil, aynı zamanda AKP’nin yerel teşkilatlarını göz ardı eden, merkeziyetçi ve liyakatsiz yönetim anlayışının da bir yansıması. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesiyle birlikte merkezi yönetimin gücü artarken, yerel teşkilatlar giderek zayıfladı ve etkisiz hale geldi. AKP Genel Merkezi, yerel teşkilatlardan gelen mesajlara kulak asmak yerine, parti içindeki kişisel ilişkilere ve yakınlıklara göre aday belirleme yolunu seçti. Bu durum, partinin tabanıyla olan bağını koparırken, halkın da iktidara olan güvenini zedeledi.
Afyon'un CHP'li Belediye Başkanı Burcu Köksal ise tam da bu boşluğu doldurmayı başardı. Halkla yakın iletişim kuran, her arayana cevap veren, vaatler yerine vatandaşın sorunlarını dinleyen ve “bizden biri” olarak nitelendirilen bir tavırla seçim kampanyasını yürüttü. Köksal’ın samimi ve halka dokunan yaklaşımı, karşısındaki adayların toplamından daha fazla oy almasını sağladı. Bu sonuç, sadece bir kişinin başarısı değil, aynı zamanda iktidarın yerel politikalarının iflasının da bir göstergesi oldu.

Genel politikaların yanı sıra, AKP’nin yerel teşkilatlarının başarısızlığı da bu sonucu hazırlayan önemli etkenlerden biriydi. Parti içindeki liyakatsiz atamalar, yerel dinamikleri göz ardı eden merkeziyetçi yönetim anlayışı ve halkın sesine kulak tıkayan tutum, Afyon’da iktidarın sandıkta hezimete uğramasına neden oldu.

Afyon’da yaşanan bu siyasi deprem diğer bir çok ilde de kendisini gösterdi. Gelinen nokta iktidarın sadece ekonomik değil, aynı zamanda siyasi ve toplumsal alanda da güven kaybettiğini gösteriyor. CHP’nin bu zaferi, yerel yönetimlerde halkın taleplerine kulak veren, samimi ve çalışkan adayların başarıya ulaşabileceğini bir kez daha kanıtlarken, iktidar partisinin yerel politikalarının da yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koydu. Afyon’da yaşanan bu değişim, "Yerelden Ulusal''a  Türkiye siyaseti için bir dönüm noktası olabileceğinin de sinyallerini veriyor.

Yerel yönetimlerdeki başarılar, partilerin ulusal düzeydeki siyasi hedeflerine ulaşmak için sağlam bir zemin oluşturuyor. Yapılan anketler ve araştırmalar da CHP'nin şeffaf yönetim, sosyal adalet ve ekonomik kalkınma vaatleri, seçmenlerin beklentilerine cevap verdiğini, ülkenin demokrasi ve kalkınma hedeflerine ulaşması için önemli bir adım olarak görüldüğünü ortaya koyuyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Meclis Personeline Layık Görülen Kıyafetler Bit Pazarında Bile Yok!

Parlamento Güvenliğinde Yeni Dönem Tartışmaları da Beraberinde Getirdi

TBMM Yönetiminden Yandaş Sendikaya Üst Düzey Kadro Kıyağı